9 Aralık 2014 Salı

Dracula: Başlangıç Filmini (2014) İzleyenler İsyan Ediyor






Dracula filmini izleyenler yuh çekti
"Dracula: Başlangıç" filmi 3 Ekim'de vizyona girdi. Fatih Sultan Mehmet'e karşı savaşan Dracula, salondaki izleyiciler tarafından yuhalandı.
3 Ekim'de vizyona giren "Dracula: Başlangıç" filmi, gerçek bir efsane olan Vlad the Impaler'ın hikayesine odaklanarak Dracula'nın ve vampir mitolojisinin köklerine iniyor.

DRACULA FATİH SULTAN MEHMET'E KARŞI
Filmde, Dracula'nın Fatih Sultan Mehmet'e karşı savaşması dikkat çekiyor. Dracula'yla Osmanlıların karşı karşıya geldiği filmde Fatih Sultan Mehmet'i Dominic Cooper canlandırıyor.

TÜRKLERİ VAHŞİ VE ACIMASIZ GÖSTERDİLER
"Bazen dünyanın başka bir kahramana ihtiyacı yoktur, bazen ihtiyacı olan şey bir canavardır" cümlesi ile başlayan filmde, Kont Dracula; vahşi, acımasız, kadın ve çocuk katili bir millet olarak gösterilen Türklere karşı savaşıyor.
İZLEYENLER YUHALADI
Filmi izlemek için sinema salonlarına gidenler, Türkleri aşağılayan sahnelere ve İstanbul'un Fatihi, Fatih Sultan Mehmet'in Dracula tarafından öldürülmesine daha fazla dayanamadı ve filmi yuhaladı.




Dracula: Başlangıç” filmi

Evet doğru hatırladınız! Kendisi nam-ı diğer “Kazıklı Voyvoda”dır. “Vampir Vlad” olarak da tanınır. Kendisine yakıştırılan tüm sıfatları haketmesinin yanında binlerce Türk ve Bulgar’ı kazıklara geçirdiğiyle övünür.

Bugün izlediğim filmde ise “Kazıklı Vlad” ve Sultan II. Mehmet’in savaşı anlatılırken, eleştirilerimi bir yerden sonra not etmeyi bıraktım. Çünkü tarihi gerçeklerle bir miktar kurgunun ele alınacağını düşündüğüm filmde bir süre sonra anladım ki örnek alınanlar sadece şahıs isimleri. Bunun haricinde kalan kısımlar ise adeta bir şamata!

Film, Osmanlı Devleti’nin devşirme sistemini ağır şekilde eleştirerek başladı. Şahsi olarak devşirme sisteminin faydalı olduğunu düşünsem de bunun günümüz tarihçileri arasında bile hala tartışıldığını gördüğüm için buna girmek istemiyorum. Lakin beni görsel olarak tatmin eden film, tarihten tamamen koparak Kazıklı Vlad’ı halkı için vampir olmuş bir kahramana çevirdi.

Türk’lerin her zamanki gibi yamyam olarak gösterildiği filmin sonunda ise Sultan II. Mehmet, Kazıklı Vlad tarafından öldürülüyor ve günümüze kadar yaşayan bir kahraman kazıklı vampir olarak kalıyor. Beni asıl şaşırtan filmin sonunda tamamen tarihin içine ederek Vlad’ın Fatih’i öldürmesi değil de vermeye çalıştıkları mesaj oldu.

III. Vlad’ın günümüzde hala yaşıyor olarak gösterilmesi çok açık şekilde, “Evet belki Vlad yaşamıyor, fakat onun fikirleri hala devam ediyor.” anlamına gelmektedir.

Filmi, tarihten bi-haber izleyenlerin karşılaşacağı durum ise: “Arkadaş şimdi binlerce masum insanı Kilometrelerce uzunlukta kazıklara oturtup kanlarını şarap fıçılarından içen Vlad mı yamyam yoksa biz Türkler mi anlamadım” olacaktır.

Toparlamak gerekirse sinema dünyası öyle bir mecra ki yamyamlığı, caniliği dünya tarihçileri tarafından kabul edilip tescillenmiş insanları bile masum bir “halk kahramanı” haline getirebilmektedir.

Not: “Yahu alt üstü bir film, buna kurgu gözüyle bak!” diyenlere sesleniyorum, bu ve benzeri filmleri, dizileri büyük-küçük, bilinçli-bilinçsiz birçok insan izliyor. Bir etkisi olmaz demeyin! Batı dünyasında “İslamofobi”nin yerleşmesinin asıl müsebbibi “Hollywood” değil miydi?

Ömer Can Talu



Kazıklı Voyvoda